“Esenyurt’u depreme hazırlayacak kadroları cezaevine koydular”

İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınarak yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda deprem gerçeğine dikkat çekti. İstanbul’da yaşanan son depremin ardından Özer, depremle mücadelede liyakatli kadroların tasfiye edildiğini vurguladı.

Prof. Dr. Ahmet Özer, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

“İstanbul’da deprem oldu. Esenyurt riskli bölgelerin başında geliyor. Peki İstanbul’u ve Esenyurt’u depreme hazırlayacak olan kadrolar nerede? Çoğu görevden alındı, bir kısmı Silivri’de! Deprem değil, ihmal ve siyasi hesaplar öldürür!”

Hatırlanacağı üzere Prof. Dr. Ahmet Özer, kısa süre önce İçişleri Bakanlığı’nın kararıyla görevden alınmış ve hakkında yürütülen soruşturma gerekçe gösterilerek tutuklanmıştı. Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından, belediyede birçok teknik personel ve yönetici de görevden uzaklaştırılmıştı.

Deprem riski en yüksek ilçelerden biri olan Esenyurt’ta, kentsel dönüşüm ve afet hazırlıkları konusunda başlatılan çalışmaların akıbeti belirsizliğini koruyor. Prof. Dr. Özer’in bu çıkışı, “afet yönetimi mi, yoksa siyasi tasfiye mi öncelikli?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.

MUHALEFETTEN SERT TEPKİ

CHP ve diğer muhalefet temsilcileri, Prof. Dr. Ahmet Özer’in açıklamasına destek vererek iktidarın “siyasi intikam uğruna halkın güvenliğini tehlikeye attığını” savundu.

CHP’li yetkililerden yapılan ortak açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Seçilmiş belediye başkanlarını görevden alıp, liyakatli kadroları tasfiye edenler bugün deprem üzerinden konuşamaz. İstanbul’u depreme hazırlayacak irade cezalandırılıyor. Bu anlayış, sadece demokrasiye değil, halkın can güvenliğine de tehdittir.”

Uzmanlar da, yerel yönetimlerin afet yönetimindeki kritik rolüne dikkat çekerek, belediyelere yönelik siyasi müdahalelerin, özellikle deprem riski yüksek bölgelerde telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceğini belirtti.